Şarj İstasyonu Yatırımı İçin 2025’te Neden Geç Kalmamalısınız?
Elektrikli araç (EV) sektörü Türkiye’de ve dünyada hızla büyüyor. Bu büyüme, beraberinde yeni iş modelleri ve yatırım fırsatlarını getiriyor. Özellikle şarj istasyonu yatırımı, önümüzdeki yıllarda ciddi gelir potansiyeli ve stratejik avantajlar sunuyor. Peki 2025 yılında bu alana yatırım yapmanın tam zamanı olduğunu gösteren veriler neler?
1. Elektrikli Araç Satışlarındaki Patlama
Türkiye’de elektrikli araç satışları 2024’e göre %140 artarak 185.000 adede ulaştı. EPDK ve TOGG gibi yerli hamlelerin desteğiyle bu sayı 2025 sonuna kadar 300.000’i geçebilir. Bu artış, şarj altyapısına duyulan ihtiyacı doğrudan tetikliyor.
2. Şarj İstasyonu Sayısı Yeterli Değil
EPDK verilerine göre Türkiye genelinde yaklaşık 12.000 halka açık şarj noktası bulunuyor. Ancak her 15 araca karşılık 1 istasyon kuralına göre bu rakamın 2026’ya kadar 20.000’i aşması gerekiyor. Yani altyapı ihtiyacı hâlâ büyük.
3. Devlet Teşvikleri ve Lisans Avantajları
AutoVolt gibi lisanslı operatörlerle iş birliği yapan yatırımcılar, hem vergisel avantajlardan hem de altyapı desteklerinden yararlanabiliyor. Ayrıca birçok belediye ve OSB, özel şarj istasyonu yatırımlarını kolaylaştıran imar planları sunuyor.
4. Yüksek Geri Dönüş Oranı
Şarj istasyonları ortalama 2–3 yıl içinde yatırım maliyetini amorti edebiliyor. Yoğun lokasyonlarda bu süre daha da kısalıyor. Özellikle AVM, otopark ve dinlenme tesisi gibi alanlarda yatırım getirisi çok yüksek.
5. Marka Değeri ve Sürdürülebilirlik İmajı
Şarj istasyonu kurmak yalnızca bir gelir modeli değil, aynı zamanda çevre dostu bir imaj kazanımıdır. Oteller, restoranlar, iş merkezleri bu yatırımla hem müşteri memnuniyetini artırıyor hem de yeşil dönüşüm vizyonuna katkı sağlıyor.
AutoVolt, yatırımcılara özel kurulum, işletme, teknik destek ve gelir paylaşımı modeliyle profesyonel çözüm sunar. Geç kalmadan bizimle iletişime geçin, sürdürülebilir mobilitenin parçası olun.